top of page

Kendini Yetersiz Hissettiğinde Özgüvenini Yeniden İnşa Etmenin 5 Yolu


özgüven

Kendinizi zaman zaman yetersiz, sevilmeye değmez veya "neden hep ben?" derken buluyor musunuz? Bu, zihninizin size oynadığı bir oyundan ibarettir ve bu hislerle başa çıkmak mümkündür. Kendini değerli hissetmek ve özgüven, dışarıdan gelecek övgülerle veya başarılarla elde edilen geçici bir duygu değil, kişinin kendi varlığına dair temel ve sarsılmaz bir inançtır. Bu inancı inşa etmek, özen ve süreklilik isteyen bir içsel yolculuktur. İşte, içinizdeki değer duygusunu besleyebileceğiniz beş güçlü yöntem.


İçsel Değerinizi Dış Koşullara Bağlamayı Bırakın: "Olma" Halinizin Farkına Varın

Kendimizi değerli hissetmemiz genellikle "yapma" halimize bağlıdır: "İyi bir işim olursa, başarılı olursam, kilo verirsem değerli hissedeceğim." Bu, kendi gücümüzü dış koşullara teslim etmektir. Gerçek değer, "yapma"nın değil, "olma"nın içinde saklıdır. Siz, zaten burada olduğunuz için değerlisiniz. Bunu içselleştirmek için, her gün kendinize şu soruyu sorun: "Bugün, sadece var olduğum için kendime nasıl değer verebilirim?" Bu, bir başarıya, bir övgüye veya bir hedefe ulaşmaya bağlı olmayan bir değerdir. Bir mumun, bir şeyi aydınlatması için önce yanması gerektiği gibi, sizin de önce kendi içsel ışığınızı, yani var oluşunuzun getirdiği saf değeri kabul etmeniz gerekir.


Kendinize Bir "Değer Defteri" Oluşturun ve Güçlü Yönlerinizi Yazın

Zihin, olumsuza odaklanmaya programlıdır. Bu eğilimi dengelemek için, sizi siz yapan olumlu özelliklerinizi ve küçük başarılarınızı somutlaştırmalısınız. Bir defter edinin ve her gün, kendinizle ilgili takdir ettiğiniz bir şeyi yazın. Bu, büyük bir başarı olmak zorunda değil. "Bugün yorgun olmama rağmen işime devam ettim, bu benim azimli olduğumu gösterir," "Bir yabancıya yardım ettim, bu benim şefkatli biri olduğumu gösterir," veya "Zor bir konuda 'hayır' dedim, bu benim sınırlarımı koruyabildiğimi gösterir" gibi. Bu defter, zihninizin olumsuz odağını kıran ve size kim olduğunuzu hatırlatan kişisel bir kanıt dosyasına dönüşecektir.


Dili Dönüştürün: "Zorundayım" Yerine "Seçiyorum" Demeyi Deneyin

Kullandığımız dil, duygularımızı doğrudan şekillendirir. "İşe gitmek zorundayım," "Yemek yapmak zorundayım" gibi ifadeler, kendimizi bir kurban gibi hissettirir ve gücümüzü elimizden alır. Bu dili, "İşe gitmeyi seçiyorum çünkü kendime bir hayat kurmama olanak sağlıyor," veya "Sağlıklı yemek yapmayı seçiyorum çünkü bedenime iyi bakmak istiyorum" şeklinde dönüştürün. Bu küçük dil oyunu, hayatınızın kontrolünün başkalarında değil, sizin elinizde olduğu bilincini pekiştirir. Seçim yapabilme gücü, özgürlük ve dolayısıyla öz-değer duygusunu besler.


Sizi Küçülten İlişkilere ve Ortamlara Sınır Koyun

Kendinize olan saygınız, çevrenizde size nasıl davranılmasına izin verdiğinizle doğrudan bağlantılıdır. Sizi sürekli eleştiren, duygularınızı küçümseyen veya varlığınızı hafife alan insanlarla ilişki içinde olmak, içinizdeki değer duygusunu aşındırır. Kendinize şu soruyu sormakta fayda var: "Bu kişi/ortam, bana kendimi iyi ve değerli hissettiriyor mu?" Cevabınız "hayır" ise, o ilişkide sağlıklı sınırlar koymak veya o ortamda daha az zaman geçirmek için adım atın. Bu, kendinize verdiğiniz en net ve en güçlü "Ben değerliyim" mesajıdır.


Kendinize Yatırım Yapın: Size İyi Gelen Şeyleri Hayatınıza Dahil Edin

Kendinizi değerli ve özgüvenli hissetmek, kendinize değerli davranmayı gerektirir. Bu, size keyif veren, sizi besleyen ve geliştiren aktivitelere zaman ve enerji ayırmak anlamına gelir. Sevdiğiniz bir hobiye başlamak, yeni bir beceri öğrenmek, doğada yürüyüş yapmak, sevdiğiniz bir müziği dinlemek veya kaliteli uykuyu bir öncelik haline getirmek... Bunlar, kendinize "Sen önemlisin, zamanın, ilgin ve enerjin buna değer" demenin eylemsel ifadeleridir. Bedeninize ve zihninize iyi bakmak, onların değerli olduğuna inandığınızın en somut kanıtıdır.


Unutmayın, kendini değerli ve özgüvenli hissetmek bir varış noktası değil, sürekli beslenmesi gereken bir yolculuktur. Bu adımlar, bu yolculukta size rehberlik edecek sağlam taşlardır. Bu süreçte, özellikle geçmişten gelen derin değersizlik inançlarıyla baş etmekte zorlanıyorsanız, bir psikologdan destek almak, içinizdeki bu güçlü temeli sağlam bir şekilde inşa etmenize yardımcı olabilir. Siz, varlığınızla, olduğunuz gibi, zaten yeterli ve değerlisiniz. Yapmanız gereken tek şey, bunu kendinize kanıtlamaya çalışmak değil, içinizde zaten var olan bu gerçeği hatırlamak ve onu beslemektir.

 

 
 

Klinik Psikolog Çağla Anar

caglaanar1@gmail.com

+90 538 336 60 48

  • Instagram
  • LinkedIn

Online Seanslar 

Hafta içi: 10:00 - 21:00​

Yüz Yüze Seanslar 

(İstanbul Maltepe-İdealtepe)

Perşembe: 16:00-21.00

Cumartesi: 11.00-19.00

(İstanbul Levent)

Çarşamba:  17.00-20.00

Terapi Gün ve Saatleri

© 2025 Klinik Psikolog Çağla Anar. Tüm Hakları Saklıdır.

bottom of page